Yine aynı rüzgarı hissettim sırtımda,
Yıllar önce sen giderken üşüdüm,
Yine üşüyorum bu akşam.
Aslında sana doğru geliyor ayaklarım,
Hiçbir şey hissetmeden ben farkında olmadan,
Yürüyorum sensizliğe giderken sana doğru.
Ben hayatı bilmezken aşık oldum sana,
Mutluluğu tatmadığımı düşünüyordum aslında,
Oysa yanılgılar kaplamış tüm benliğimi,
Sevmek demek acılara boyun eğmekmiş.
Senden sonra anladım tarif edemediğin acılarla sevişmeyi,
Sen giderken öğrendim, yalnızlık denen basit bir kelimenin,
Ne kadar acılı bir anlam taşıdığını!
Etrafında yüzlerce insana rağmen yalnız ve kimsesiz olmayı,
Aslında sevmek uykusuz gecelerin sabahını beklemekmiş.
Günlerce, haftalarca, aylarca hatta yıllarca hasret kalmakmış rüyalara!
Koşuyorum bilmiyorum nereye ama sana koştuğumu biliyorum,
Çünkü hayat sen demekmiş,
Bedenime giren her nefes gibi,
Muhtaç kalmışım kokuna,
Hasret kalmışım bakışlarına, dokunmaya kıyamadığım saçların
Öpmeye cesaret edemediğim yüzüne tokat atıyorum şimdi,
Her an her gece aklıma geldikçe vuruyorum hayaline
Tabi ki bilmiyorsun sen hiç aklımdan çıkmadığını.
Aslında sevmek Mahpuslukmuş!
Etrafıma ördüğün sevginin içinde kalmak,
hasretini demir parmaklıklar gibi yüzüme kapatmak,
özleminle yargılayıp mahkum etmekmiş sevkmek…
03.05.2014 Mehmet Halis ERDİNÇ